Bir mevsim boyu biriken, kurak topraklarda kuruyan yaşlar göz pınarlarına indi.
Kötü değil ama bu...
Çözülme, çözme...
Tıkanıp kalan duyular, bulaşık teli gibi karışık duygular
çözülüp süzülüyor...
Kalp de, ruh da yıkanıyor.
Bazen kırgınlıktan, bazen kızgınlıktan
boğazını tıkayan hisler,
yol buluyor dış dünyaya.
Haykırmak istercesine...
Duy beni diyor... Duyulmak istiyor.
Ağlamak güzeldir çünkü...
Ağlamak da hayata dahil.
lisede okurken edebiyat öğretmenim ağlarken görmüştü beni neye aglıyosam artık :)ağlamak çaresizliktir demişti oysakı çaresiz hiç bir şey yok .... bence yanılmıştı çaresiz okadar şey varkı yaşayarak öğreniyor insan..... Ağlamak rahatlamak.... ağlamak güzel bir şey bence.... sevgiler..
YanıtlaSil